Kripto Paraların Yasal Mevzuat İçerisinde Değerlendirilmesi
a.Menkul Kıymet Açısından Kripto Paralar
Sermaye Piyasası Kanunu’nun “Kısaltmalar ve Tanımlar” başlıklı 3.Maddesinin (ş) bendine göre ; “ Menkul kıymetler ve türev araçlar ile yatırım sözleşmeleri de dahil olmak üzere Kurulca bu kapsamda olduğu belirlenen diğer sermaye piyasası araçları” sermaye piyasası aracı olarak tarif edilmiştir.
Yukarıdaki açıklamalara göre ; sermaye piyasası araçlarının kapsamının kurulca belirleniyor olması veyahut bir sözleşme kapsamında belirleniyor olması gerekmektedir.
Sermaye Piyasası Kurulu’nun 27.09.2018 Tarih ve 2018/42 Sayılı duyurunda ise “Dijital Varlık Satışları” hakkında aşağıdaki değerlendirilmede bulunulmuştur.
“Kripto Para Satışı” veya “Token Satışı” olarak da bilinen genellikle blok-zinciri teknolojisi kullanarak para toplamaya yönelik uygulamaların birçoğu Kurulumuzun düzenleme ve gözetim alanı dışında kalmaktadır. Dijital varlık satıcıları, belirli (bir proje veya şirketi finanse etmek gibi) ya da çoğu zaman belirsiz vaatlerle dijital varlık satışı gerçekleştirmektedir. Söz konusu dijital varlıklar itibari para ile alınabileceği gibi Bitcoin ve Ether gibi kripto paralar kullanılarak da alınabilmektedir. Tasarım açısından çok farklı türlere ayrılabilmekle beraber dijital varlıklar genellikle bir şirketteki payı, bir hizmete erişim hakkını, gerçek hayattaki bir varlığı, ürün veya hizmete ilişkin kullanım hakkını temsil etmektedir.”
Yukarıdaki açıklamalara göre ; Kripto Para alışverişleri Sermaye Piyasası Kurulunca denetime tabi olmamakla birlikte bu konu hakkında detaylı çalışmalar da yapılacağı belirtilmiştir. Buradan çıkarılabilecek en önemli kıstas ise Bitcoin gibi Kripto Paraların SPK Mevzuatınca tanımlanmadığı ve menkul kıymet olarak değerlendirilemeyeceğidir.
b.Para Kıymeti Açısından Kripto Paralar
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun 25.11.2013 Tarih ve 2013/32 Sayılı duyurusuna göre ; “Herhangi bir resmi ya da özel kuruluş tarafından ihraç edilmeyen ve karşılığı için güvence verilmeyen bir sanal para birimi olarak bilinen Bitcoin, mevcut yapısı ve işleyişi itibarıyla Kanun kapsamında elektronik para olarak değerlendirilmemekte, bu nedenle de söz konusu Kanun çerçevesinde gözetim ve denetimi mümkün görülmemektedir.” şeklinde açıklamalara yer verilmiştir.
Yukarıdaki açıklamalara göre ; Bitcoin tarzı sanal paraların para statükosu içerisinde yer alabilmesi için karşılığının güvence altına alınabiliyor olması gerekmektedir. Aşağıda yapacağımız vergisel değerlendirmemizde, Kripto Paraların para olarak değerlendirilmesiyle ilgili detay açıklamalar yer almaktadır.
Kripto Paraların Vergi Mevzuatları İçerisinde Değerlendirilmesi
Kripto Paraların vergisel açıdan bakıldığında vergi kanunları içerisinde, kripto paraların yerinin bulunmadığı görülmektedir. Buna karşılık genel olarak üç farklı görüş bulunmaktadır.
Menkul Kıymet
Para
Emtia
a.Bitcoin’in Para Olarak Değerlendirilmesi
Kripto paranın, para olarak kabul edilmesi durumunda, kurumların kripto para ile yapmış olduğu işlemler dövizle yapılmış işlemler gibi değerlendirilecektir. Bu durumda kurumlar, ister mal ve hizmet satışından elde etmiş olsunlar ister satın almış olsunlar, dönem sonunda ellerinde bulunan kripto paraları, değerleyip kur farkı gelir veya gideri yazmaları gerekecektir.
Kripto para alım satımlarından elde ettikleri kambiyo kar/zararı, arbitraj karı, komisyon gelir/gideri kurum kazancının tespitinde dikkate alınacaktır. Kripto paranın, para olarak kabul edilmesi durumunda, kripto para alım satımı, tıpkı döviz alım satımı gibi KDV’ye tabi olmayacaktır.
Vergi Usul Kanunu’nun 280.Maddesine göre ; “Yabancı paralar borsa rayici ile değerlenir. Borsa rayicinin takarrüründe muvazaa olduğu anlaşılırsa bu rayiç yerine alış bedeli esas alınır. Yabancı paranın borsada rayici yoksa, değerlemeye uygulanacak kur Maliye Bakanlığınca tesbit olunur.” denilmiştir.
Borsa Rayici uygulamasında, kabul edilen borsa sadece Türkiye içerisinde kurulu olan Borsa İstanbul A.Ş.’dir. Bu nedenle değerlemeler alış bedeli üzerinden yapılmak zorunda olunacaktır.
Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 17.Maddesinin (g) bendine göre ; “Külçe altın ve külçe gümüş teslimleri ile kıymetli taşların (elmas, pırlanta, yakut, zümrüt, topaz, safir, zebercet, inci) 6/12/2012 tarihli ve 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanununa göre Türkiye'de kurulu borsalarda işlem görmek üzere ithali, borsaya teslimi ve borsa üyeleri arasında el değiştirmesi, döviz, para, damga pulu, değerli kâğıtlar, hisse senedi, tahvil (elde edilen faiz gelirleri ile sınırlı olmak üzere tahvil satın almak suretiyle verilen finansman hizmetleri dâhil) , varlık kiralama şirketleri tarafından ihraç edilen kira sertifikaları, Türkiye'de kurulu borsalarda işlem gören sermaye piyasası araçları ile metal, plastik, lastik, kauçuk, kâğıt, cam hurda ve atıkları ile konfeksiyon kırpıntılarının teslimi” Katma Değer Vergisinden istisna tutulmuştur.
Yukarıdaki açıklamalara göre ; Bitcoin, daha öncesinde açıkladığımız üzere BDDK tarafından para olarak kabul edilmemekte ve riskler konusunda uyarılarak mevzuat içerisine belirtilmemektedir. Para olarak değerlendirildiği şartlarda alış bedeli ile değerlendirilecek ve KDV Kanunu’nun 17.Maddesinie istinaden istisna hükümlerinden faydalanacaktı.
b.Bitcoin’in Menkul Kıymet Olarak Değerlendirilmesi
Gelir Vergisi Kanunu’nun “Değer Artış Kazançları” başlıklı Mükerrer 80.Maddesine göre ; “ivazsız olarak iktisap edilenler ile tam mükellef kurumlara ait olan ve iki yıldan fazla süreyle elde tutulan hisse senetleri hariç, menkul kıymetlerin veya diğer sermaye piyasası araçlarının elden çıkarılmasından sağlanan kazançlar” değer artış kazancı statüsündedir.
Bitcoinler’in menkul kıymet olarak değerlendirilmesi sonucunda ise yine değerleme borsa rayici olmadığı için alış bedeli üzerinden yapılması gerekecektir. Daha öncesinde açıkladığımız üzere Bitcoin, SPK Mevzuatı çerçevesinde menkul kıymet olarak değerlendirilmemektedir.
c.Bitcoin’in Emtia Olarak Değerlendirilmesi
Kripto paranın emtia olarak kabul edilmesi durumunda, kripto para alım satımı mal ticareti olarak kabul edilip, alım satımdan elde edilen kazançlar kurumlar vergisine tabi olacaktır. Bu durumda her kripto para satışında, kurumların fatura düzenleyerek KDV hesaplaması gerekecek, her kripto para alışında ise karşı taraftan fatura isteyip KDV ödemeleri gerekecektir.
Vergi Usul Kanunu’nun “Emtia” başlıklı 274.Maddesine göre ; “Emtia, maliyet bedeliyle değerlenir.” denilmiştir.
Kripto paranın emtia olarak kabul edilmesi durumunda, kurumlar dönem sonunda aktiflerinde kalan kripto paraları maliyet bedeliyle değerlemeye devam edecek herhangi bir kur farkı kar/zararı hesaplamayacaklardır. Kripto paralar satılana kadar, oluşan kur farkı kar/zararları kurum kazancına intikal ettirilmeyecektir.
Sonuç
Bitcoin ve diğer dijital paralar hakkında henüz Devletler yasal alt yapı çalışmalarını tamamlamamıştır. Bazı ülkeler vergi açısından sanal paraları bir çeşit emtia olarak vergilendirme yönünde mevzuat geliştirmişlerdir. Ülkemizde Bitcoin ile ilgili bir görev gücü oluşturulmuş ve çalışmalar devam etmektedir. Maliye Bakanlığı ve diğer ilgili kurum ve kuruluşlar arasında yapılan görüşmeler neticesinde bu paraların Kanada örneğinde olduğu gibi emtia olarak vergilendirilmesi yönünde bir niyet olduğu görülmektedir. Bu şekilde bir isimlendirme yapılması durumunda yukarıda yer verilen şekilde vergileme yapılması gerekecektir.